Terörle mücadele dünya
için gün geçtikçe elzem bir konu olarak gündemde kalmaya devam etmektedir. Bu
hususta Türkiye bu mücadeleye, dünyanın gerçekleştirmek istediği mücadeleden
daha erken adım atmış ve dünyadaki birçok ülkeden daha yüksek tecrübeye sahip
olmuştur. Teröre doğru çözümler bulunmadığı sürece, terör sadece Türkiye' nin
değil tüm ülkelerin başına bela olabilecek bir durumdadır. Terörü başka bir
terör örgütünü destekleyerek çözmek ise, dünyanın başına korkulan şeyin
gelmesine, terörün güçlenmesine sebebiyet verebilir. Ondan dolayı ülkeler kısa vadeli çıkarlarını bir kenara bırakarak
Türkiye gibi düşünmeli ve terörü kökünden kazıyacak politikalar üretmelidir.
Bu nedenlerden dolayı
Amerikan yönetiminin terörle mücadelede Fırat Kalkanı operasyonu ile
profesyonelliğini kanıtlamış olan Türkiye ile işbirliği yapması geçmiş Amerikan
yönetiminin düşmüş olduğu hataya düşmesini engelleyecektir. Şuanki yönetim de
geçmiş yönetimin tutarsız davranışlarının Suriye'yi bu duruma getirdiğini
söylemiyor muydu? O zaman neden geçmiş yönetimin tutarsız politikası devam
ettirilmek isteniyor?
Suriye üzerinde uygulanan tutarsız politikaların
devam etmesi korkarım Suriye'de düzeninin daha da bozulmasına sebebiyet verecek. Hemen III. Dünya savaşı aklımıza gelmesin. Bu durum daha fazla masum insanın kanının
dökülmesi manasından daha kötü ne anlama gelebilir. III. Dünya Savaşı çıkmadan Suriye'de, Cenevre Birleşmiş
Milletler'deki İnsan Hakları Komisyonu'ndan yapılan açıklamaya göre, Mayıs 2016
verilerine göre 81.436 kişi hayatını kaybetmedi mi? Dikkat edin bu ölen masum insan sayısıdır. Paris'te, Milano'da,
Varşova'da, Riyad'ta, Moskova'da, Washington'da, Pekin'de, İstanbul'da ve dünyanın
herhangi bir yerinde biz kahvelerimizi yudumlarken Suriye'de vefat eden insan
sayısıdır. Peki ya Irak'da, Afganistan'da, Afrika'da ve umut yolculuğuna çıkmış göçmen olarak hayatını kaybeden insanları
yok mu sayacağız. Farkında mıyız bu
bütün dünyanın sorunudur.
Artık dünyanın yanlış politikalara dayanma takati giderek azalmıştır. Bunu gazete manşetlerine yansıyan ve hayatını kaybeden bir bebeği anlatan ifadelerde görebiliriz.
Daily Mail: "Binlerin umutsuzluğunu sembolize eden minik çocuğun trajedisi: Ailesinin Avrupa'ya ulaşmaya çalışmasının ardından boğulmuş bir Suriyeli çocuğun cansız bedeni Türk sahiline vurdu."
Hayatını kaybeden bu masum bebek için dünya ayağa kalkmamış mıydı? Daha ne kadar masumun canını yanlış politikaların kısa vadeli çıkarlarına kurban edeceğiz.
Bundan dolayı Amerika terörle mücadele noktasında eski yönetim politikasını devam ettirmemelidir. Belki de bu yazı yazılırken rejime ait kalkan bir savaş uçağı terör yuvalarını bombalamak yerine masum insanların üzerine bomba yağdırmaktadır. Rejim ne yaptığını sanıyor ?
Daily Mail: "Binlerin umutsuzluğunu sembolize eden minik çocuğun trajedisi: Ailesinin Avrupa'ya ulaşmaya çalışmasının ardından boğulmuş bir Suriyeli çocuğun cansız bedeni Türk sahiline vurdu."
Huffington Post: "Boğulan
çocuğun akıldan çıkmayan görüntüsü, Suriye savaşının sonuçlarını tek karede özetliyor."
Washington Post: "Ölmüş
bir bebek Akdeniz'deki mülteci krizinin şimdiye kadarki en trajik sembolü
oldu."Hayatını kaybeden bu masum bebek için dünya ayağa kalkmamış mıydı? Daha ne kadar masumun canını yanlış politikaların kısa vadeli çıkarlarına kurban edeceğiz.
Bundan dolayı Amerika terörle mücadele noktasında eski yönetim politikasını devam ettirmemelidir. Belki de bu yazı yazılırken rejime ait kalkan bir savaş uçağı terör yuvalarını bombalamak yerine masum insanların üzerine bomba yağdırmaktadır. Rejim ne yaptığını sanıyor ?
Diğer taraftan bakarsak, bu ve
benzeri durumların yaygınlaşması dünya insanlığının alım
gücünün azalarak refah seviyelerinin düşmesine, büyük firmaların iflas etmesine
ve dünya ekonomisinin bozulmasına sebebiyet vermeyecek mi? Dünya, yeni bir
Dünya Ekonomik Buhran'ına hazır mı ya da hazır olma gibi bir ihtimali var mı?
Böyle düzensizlikler dünya insanlığını hem malından hem canından eder farkında
mısınız?
Suriye'de acilen halkı
ile barışık demokratik yollarla gelmiş bir yönetim biçiminin oluşması
gerekmektedir. Bu Türkiye'nin meselesi olduğu kadar Avrupa'nın ve bu ülkeye
enerji ihraç etmek isteyen Arap ülkelerinin de meselesidir. Avrupa enerji arz
sıkıntısı ile karşılaşıldığı vakit bu bir anda giderilecek bir durum değildir.
Bundan dolayı Avrupa'nın güvenli topraklar olan Türkiye üzerinden geçecek enerji
arz çeşitliliğine gelecekte ihtiyacı daha fazla olacaktır. Bu durum aynı
zamanda Arap ülkelerinin ekonomik gelişimi için de önem arz etmektedir. Bunun
sağlanması için de Suriye'nin terör guruplarından, başka bir terör grubuna
destek verilmeden arındırılması gerekmektedir. Türkiye'nin bu husustaki desteği, hem daha fazla masum insanın canına kastedilmesinin önlemi için hem de dünya ekonomik
gelişmelerinin devamlılığı için olayı kökünden çözecek elzem bir faktör
olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder